Aşk dedigim

Her aşkta mutlu bir son vardı elbet
Sadece iki duygunun birbirini tamamlamasıydı sevmek
Aşk…
Ne tuhaf değil mi ?
Şu üç kelimeden oluşan cümle insanı nasılda farklı bir dünyaya alıp götürüyor
Tanrının bahşettiği cennet ve cehennem arasındaki yeniden doğmak ve ölmek arasındaki geliş gidiş duygusunu yaşamak
Kendi içsel duygularımıza kapılıp gittiğimiz iç sesimiz
Var olmak kadar yok olma isteğimiz
Sevmek ve sevilmenin var olduğu, acı ve mutluluğun
Gözyaşlarımızla can bulup
Kimi zaman
Akla sığmayan
Çılgınlıkların,
Masumluğun
Olmanın ve oluşmanın
Birbirine denk düştüğü ruhumuz
Kimi zaman…
Bencillik
Hırs
Öfke
Kimi zaman sevmenin acıya dönüştüğü o tatlı haz.
Acılar içinde yüreğimize sıkışıp kaldığı çıkmazlar.
İstemek kadar dokunmanın o kaçınılmaz nöbetleri
Sahiplenme istegine mahkûm eden o kavrayış
Sevmek…
Sevdikçe daha fazlasını istemek
İçine alır gibi
Kıskanır gibi sevmek
Bedeninden çıkıp bedenine çakılır gibi sevmek
Beyaz bir sayfaya yazılır gibi sevmek
Sevgili…
Eğer ki kudretim yetseydi
Önce geçmişin olmak isterdim
Doğduğun andan başlamak seninle büyümek isterdim
Perdesi olmak isterdim gözlerinin
Yakını olmak isterdim ellerinin
Toprağı olmak isterdim ayaklarının
Öyle çok isterdim ki
Defalar
Bir dahalar
Yineler
Şu anı isterdim hayatından
Seni…
Aşk dediğim seni.
Tutmak dediğim seni
Bulmak dediğim seni
İzini
Suretini
Şehrini
Yanmak dediğim nefesini
Yaşanmamış
Ve
Yaşanacak olan seni.
Bir seni…
İsterim.

Puzzle