Tabiki ben.

  Hangi rengin kokusu ruhunu yansıtırdı senin.Renkler arasında hangi kırmızılık sana yakışırdı ateş gibi,kor gibi.Hangi mavi huzuru veren ellerini anlatır,Tanrının yarattıgı senin hangi el tepeden tırnaga baştan sona, ruhunu tuvale dökebilir,Cennet bahçesi yüregine hangi renk yakışır.Hangi fırça? ,hangi parmak ucu? renk renk tuvalede  sana dokuna bilir?,Yagmurdan sonra dogan yedi renk gökkuşagı ,kalbini anlatabilir? Baharı,yazı,kışı attıgım her adım,aldıgım her nefes. Hangi sarı özlemini durdurabilir?.Hangi sokak ,cadde hatırlatabilir?,Hangi beyaz.Yagmur sonrası mutlulugunun rengini verebilir sana.Hangi tat,hangi çiçek bahçesi seni varedebilir ,renklerin arasında. Rengine bulanıp seni tuvale yansıtırken hangi el ,hangi parmak uçları? boyalarla  fırça dokunuşları vucudumda tenimde sevişir.?dokunur morun renginde dokunuşlar bırakabilir.Hangi yüze hangi tene,
Senin tuvalde varoluşsunu aksettirebilir? Sen,sen yaşadıgım anın huzuru,ellerime bulaşmış boyamdaki ten kokusu...Sen tanrının kadını.
Sana dokunmak yedi arş gökteki renk kuşagı, tuvalimdeki aşk.fırçamdaki dudak nefefim,parmak ucumdaki haz.Hangi beyaza yakışır senin sevişmelerin .İnsanı baştan çıkaran kıvranışların, önünde diz çöktürür.? Islak boyaların elimde can buldugu cennetin.

Hiç yorum yok: