Ey Aşk

İnsan bazen bilir ama duymak ister,çünkü bilmek duymak değildir.sevdiği kadar hisseder,özledigi istedigi kadar yogunlaşır.Sıgmaz kainat gibi büyür,kök salar topraga ,tırnak,tırnak geçirip parmaklarını aşkını ister.Bir erkegin kadını,bir kadının erkegi arzu etmesi kadar hoyrattır bedeni.Özgür,deli vahşi atların tozu dumana hazzı gibi gögüs kafesi daralır,ter ter akar tene,nefes nefes ister,ölüm gibi,hava,toprak,güneş gibi beslemek beslenmek ister.Bir halden bir hale geçiş gibi aynı dala konan kuşun kanadında olmak gibi
Ölür gibi istemek, dokunmak, bakmak,konuşmak,sarmak.Sadece bilmek almak ister.Bir aşk sınavından çıkmış ergenligin deli sevdası alır başını. Kan ter içinde savurur ruhununu. Bedeninde yagmur taneleri olup süzülmek,dokunmak ister.Ey yar.Beni kapla sar.Beni senle yıka.Aşk suyunda doyur dudaklarımı,ateşinde yak,tenine gölge et.Belinde sürgün sarmaşıkları olsun dokunuşlarım.boya boydan boya rengimi.Kırmızı ateşin,morun öpüş,pemben utangaçlıgın olsun.Siyah mahremin,beyaz namusun..Eyy aşk ölümüm senden senden olsun.Sensiz bir nefes kuraklıgım olsun,kavursun dudaklarımı bir bakışın...Mecnun’a çevirsin aşkın ,mecnunun sevdası leylanın yüzünün güzelligine degil ,mecnunun sevdası: gönlümdeki leyla için...Eyy aşk sıfatı yüzünü gösteren güzellikle yanmadım. Aşkıda  kaşına yüzüne,boyuna saymadım.Ben senin gönlüme düşen kalbinin güzelliginde bulandım...Her yer sana boyandı,kader bile boyun egdi aşkım aşk kazandı...Her yer sana boyandı..

Hiç yorum yok: